İşlerinizi globale taşıyıp, yeni coğrafyalarda varlık gösterebilmek istiyorsanız yerelleştirme çalışmalarınızda dikkatli ve titiz davranmanız gerekir. Sürecin başlangıcında, yerelleştirilmeye hazır içeriklere sahip olmak, markanız globalleşmeye başladığında bir adım önde olmanızı sağlar.
İçeriklerinizi kolaylıkla yerelleştirebilmek ancak daha önce planlanmış bir stratejiyle gerçekleşebilir. İlk andan itibaren içerikleriniz, daha sonra yerelleştirileceği göz önünde bulundurularak hazırlanmalı.
- Bu durum, içeriklerinizin aşırı basitleştirilmesi ve anlamlarının zayıflatılması anlamına gelmemeli.
Yerelleştirilmeye hazır içeriklere sahip olmak, yeni pazarlarda varlık göstermek isteyen markaların yaşadığı yaygın problemlerden sizi korur. Yeni pazarlarda başarılı bir şekilde genişleyebilmek ve markanızın müşteri deneyimlerini optimize edebilmeniz için, içerik yerelleştirme ipuçlarını aşağıda paylaşıyoruz.
1. Orijinal metni mükemmelleştirerek başlayın
Yerelleştirme sürecine başlamadan önce, içerik ekibinizin orijinal metinler üzerinde oldukça fazla çalışma yapması gerekmekte. İçeriğinizin yerelleştirmeye hazır hale gelmesi, sürecin kalanında işlerinizi kolaylaştırır. İçerikleriniz çevrilmeye başlamadan önce üzerinde düzenlemeler yapıp profesyonellere onaylatın. İçeriğinizi düzenlemeden ve mükemmel hale getirmeden çeviri sürecini başlatmak, sizin için ekstra zaman ve maliyet anlamına geliyor.
2. Kısa ve öz olun
İçeriğiniz mümkün olduğunca kısa ve net olmalı. Karmaşık ifadeleri çıkarıp, gereksiz ifadelerden kaçınmalısınız. İçeriklerinizi daha net ve okunaklı hale getirirseniz, yerelleştirme süreci başladığında dil uzmanlarının gereksiz sözcükler ve karmaşık cümle yapıları içerisinde kaybolmasını önlersiniz.
3. Şimdiki zamanı ve aktif sesi kullanın
Basit fiil çekimleri kullanarak kaliteden fedakarlık etmeden içeriğinizi daha okunaklı hale getirebilirsiniz. Cümlelerinizi oluştururken ” -mekte, -yor ” şimdiki zaman kiplerini kullanmayı deneyin.
- ” Türkiye’nin en sevilen radyosunu dinlemektesiniz.“
İçerik üreticilerinizin mümkün olduğunca aktif ses kullanması, içeriklerinizin okunabilirliğini arttırmakta.
- ” Atilla kumandayı tamir etti. “ – Aktif ses
- ” Kumandayı tamir eden Atilla’ydı. “ – Pasif ses
İpucu: Öbek fiiller ve koşullu ifadeler, yüksek kaliteli yerelleştirme çalışmalarında önemlidir. Çevirideki hataları ve tutarsızlıkları önlemek için bu fiilleri basitleştirmeyi ihmal etmeyin.
4. Günlük, esprili bir dilden ve deyimsel ifadelerden kaçının
Yerelleştirme söz konusu olduğunda, deyimler sizi oldukça zorlar. Çoğu durumda tercüme edilmesi zordur ve basitleştirilemezler. Hata yapma riskinin yüksek olmasından dolayı deyimsel ifadelerden mümkün olduğunca kaçınmanız gerekiyor. Ayrıca içerik üreticilerinizden günlük ve espirili bir dil kullanmamalarını rica etmelisiniz. Ana dilinizde yazılan günlük ve esprili dil hedeflediğiniz pazarda vermek istediğiniz duyguyu yansıtmayabilir.
5. İçerik oluşturmaya başlamadan önce SEO planlaması yapın
SEO yani arama motoru optimizasyonu, hedef pazardaki müşterilerinizin size ulaşabilmesi ve sizden haberdar olması için belirleyicidir. Bu yüzden hedef pazarlar hakkında detaylı SEO araştırması yapmalısınız.
6. Dil uzmanlarınıza bağlam hakkında bilgi verin
Dil uzmanlarınız her bir içeriğin arkasındaki bağlamı anlamalıdır. Bu yerelleştirme çalışmalarınızın sonuçlarını mükemmelleştirir. Metnin arkasındaki bağlam hakkında ipuçları hazırlamak, yerelleştirme sürecini kısaltır. Metnin veya görselin nerede ve nasıl görüneceği hakkında notlar yada ekran görüntüleri hazırlamalısınız. Bu bilgiler çeviriden önce paylaşıldığında, süreci iyileştirir.
7. Çevirmenler için stil kılavuzu ve çeviri sözlüğü oluşturun
Stil kılavuzu ve çeviri sözlüğü oluşturarak tutarlılığı artırabilirsiniz. Bu, tüm dillerde tutarlı bir marka imajı yaratmanıza olanak tanır. Stil kılavuzu ve çeviri sözlüğü dil uzmanlarınızın sektör hakkında terimleri ve kısaltmaları öğrenmesini kolaylaştırır.
8. Doğru Dil Hizmet Sağlayıcısı (LSP) ile ortak olun
Yerelleştirme başarısının en önemli belirleyicisi Dil Servis Sağlayıcınızdır (LSP). İhtiyaçlarınızı anlayan ve yerelleştirme araçlarını iyi kullanan doğru iş ortağını seçtiğinizden emin olun. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak ekibinize yardımcı olacak mükemmel uzun vadeli ortağı bulmaya değecektir.
İçeriğinizi her zaman yerelleştirmeyi göz önünde bulundurarak oluşturun. İçeriğinizin yerelleştirme dostu olmasını sağlarsanız, dil uzmanlarınız verimli bir şekilde çalışabilecek ve temel konulara odaklanabilecektir. Bunun sonucunda, yerelleştirme dostu içeriklere sahip olmanız, mümkün olan en iyi küresel sonuçlara yol açacaktır.